26 Aralık 2008 Cuma

SEVR BARIŞ ANTLAŞMASI

SEVR BARIŞ ANTLAŞMASI
Tarih:10 Ağustos 1920

Taraflar: Osmanlılar- İtilaf devletleri

Önemi:Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti fiilen sona erdi ancak Kurtuluş Savaşı başlamıştı. Bu sebeple Sevr Antlaşması ölü doğmuş olarak kabul edilir.



LOZAN ANTLAŞMASI
Tarih: 24 Temmuz 1923

Taraflar:Türkiye Cumhuriyeti-İtilaf devletleri

Önemi:Türkiye Cumhuriyeti kendisini parçalamak isteyen devletlere bağımsızlığını kabul ettirdi.



OSMANLI KÜLTÜR VE UYGARLIĞI

DEVLET (MERKEZ) YÖNETİMİ

OSMANLI DEVLET ANLAYIŞI
1-Eski Türk gelenekleri

2-İslam dininin devlet anlayışı

3-Hakim olunan topraklardaki toplumların devlet anlayışlarıdır.



OSMANLI DEVLETİ’NDE TOPLUM

1-Askeri (Yönetenler)

2-Reaya (Yönetilenler)

olmak üzere iki kısma ayrılırdı.



DEVLET (MERKEZ) YÖNETİMİ
*Osmanlı Devleti’nde yönetim mutlak monarşi ve teokratik bir özelliğe sahipti. Padişahlar Yavuz Sultan Selim’den itibaren halife unvanını aldılar.



*Fatih Sultan Mehmet çıkardığı kanunname ile padişah olan kişiye, rakip olan kardeşlerini öldürme yetkisi vermiştir. Böylece yönetimde eski veraset sistemi ( devletin hükümdar ailesinin ortak malı sayılması) geleneği kaldırılmıştır.



*I.Ahmet çıkardığı bir kanunla Osmanlı hanedanının ekber ve erşed olanının ( yani büyük ve aklı başında ) tahta geçmesine karar vermiştir. Böylece tahta hükümdarın kardeşleri de çıkabilmişlerdir.



HÜKÜMDARLIK SEMBOLLERİ
1-Hutbe

2-Sikke (Para bastırmak)

3-Davul (tabl)

4-Sancak

5-Tuğ

6-Kılıç kuşanmak



DİVAN-I HÜMAYUN
*Divan devlet işlerini görüşülüp karara bağlandığı, savaş ve barışa karar verildiği, büyük davaların ele alındığı bir kuruldu. Bu günkü Bakanlar Kuruluna benzeyen divan, padişaha danışmanlık yaparlardı. Divanda son söz yine padişaha aitti. Divana Kuruluş döneminde padişahlar, daha sonra sadrazamlar başkanlık etmişlerdir. Divan Topkapı Sarayı’nda Kubbealtı denilen yerde toplanırdı.

Orhan Bey zamanında kurulan Divan-ı Hümayun, II.Mahmut döneminde kaldırılmış, Avrupa’nın kabine usulü uygulanmaya başlanmıştır.





DİVAN ÜYELERİ
1-Padişah

2-Vezir-i azam

3-Vezirler

4-Kazasker

5-Defterdar

6-Nişancı

7-Kaptan-ı Derya

8-Şeyhülislam

9-Reisülküttap



VEZİR-İ AZAM (SADRAZAM)

Padişahın mutlak vekili olan sadrazam, padişahtan sonra (maliye ve yargı dışında) tüm devlet işlerinden sorumluydu. Padişahın mührünü (mühr-i hümayun) taşırdı. Sadrazam konaklarına Paşa kapısı veya Babıali denirdi. Sadrazam padişahın katılmadığı seferlere serdar-ı ekrem unvanı ile komutanlık yapardı.

II.Mahmut, sadrazamlığı kaldırarak yerine başvekalet makamını oluşturdu.



VEZİRLER
Sancak beyliği ve beyler beyliğinde bulunan tecrübeli devlet adamlarından seçilirdi. Vezirlerin sayısı Kuruluş Devri’nde en fazla üç iken, Yükselme Devri’nde yediye çıkarılmıştır. Sadrazama yardımcı olurlardı. En kıdemlisi sadrazam olurdu.



DEFTERDAR
Maliye işlerine bakar, bütçeyi hazırlardı. Fatih zamanında sayıları Anadolu ve Rumeli defterdarı olarak ikiye çıkarılmıştır.



KAZASKER
Adalet ve eğitim işlerine bakardı. Büyük davalara bakan kazaskerler, kadı ve müderrislerin atamalarını yaparlardı. Yükselme döneminde, Anadolu ve Rumeli kazaskeri olmak üzere sayıları ikiye çıkarılmıştır.



NİŞANCI
Padişah fermanlarını yazar, ferman ve beratların üstüne padişah tuğrasını çekerdi.Ayrıca tapu ve kadastro işlerini yürütürdü. Fethedilen arazileri yazar, dirlikleri dağıtır ve bunları tapu defterlerine işlerdi.



MÜFTÜ (ŞEYHÜLİSLAM)

16. yüzyıldan itibaren Divan üyesi oldu. Devletçe yapılan işlerin, savaş, barış ve idam kararlarının dine (şeriata) uygun olup olmadığına kara verileceği zaman toplantılara katılırdı.

Şeyhülislamlar padişah tarafından atanır ve ölünceye kadar makamlarında kalabilirlerdi.

Padişah ve sadrazamlar şeyhülislamdan fetva almadan kimseyi idem ettiremezlerdi.



KAPTAN-I DERYA
Yükselme döneminde Divan üyesi oldu. Donanmadan sorumlu Deniz kuvvetleri komutanıdır.



REİSÜLKÜTTAP
Önceleri Nişancıya bağlı iken 16. yüzyıldan sonra dışişleri ile ilgili yazışmalardan sorumlu olan Divan üyesi olmuştur.



İSTANBUL’UN YÖNETİMİ
Başkentin idaresinden birinci derecede sadrazam sorumlu idi. Güvenliğine Yeniçeri Ağası ve subaşılar, belediye hizmetlerine Şehir emini, adalet işlerine İstanbul kadısı bakardı.



ÜLKE YÖNETİMİ
1-Eyaletler (Vilayetler) (Yöneticisi: Beylerbeyi)

2-Sancaklar (Yöneticisi: Sancak beyi)

3-Kazalar ve Köyler (Yöneticisi: Kadı)



Eyaletler üç bölüme ayrılır:

1-Merkeze bağlı yıllıksız eyaletler (Salyanesiz): Bu eyaletler dirlik sistemine göre has, zeamet, tımar olarak bölümlere ayrılmıştır.

2-Yıllıklı eyaletler (Salyaneli): Bu eyaletlerin valilerine ve askerlerine salyane adı verilen maaş verilirdi. Ayrıca bunların yıllık vergileri, iltizam usulüyle, mültezimler ( tahsildarlar) tarafından toplanırdı.

Mültezim, devlete belli bir peşin para ödeyip, sonra devlet adına bir bölgenin vergisini toplayan kimsedir. Bu tür eyaletlerden alınacak verginin daha önce devlet hazinesine yatırılmasına da iltizam denir.

Salyaneli eyaletler dirliklere bölünmezdi.

Başlıca salyaneli eyaletler Cezayir, Tunus, Trablusgarp, Mısır, Yemen, Habeş, Bağdat ve Basra’dır.

3-Bağlı hükumet ve beylikler (İmtiyazlı eyaletler): Merkezden uzak olan bu eyaletlerin yöneticileri kendi halkından seçilir ve padişahın onayı ile atanırdı.

Bu eyaletler iç işlerinde serbest, dış işlerinde Osmanlılara bağlıdılar. Başlıcaları Eflak, Boğdan, Erdel, Lehistan, Kırım ve Hicaz’dır. Bunlardan vergi alınır, gerektiğinde de bu eyaletler asker gönderirdi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Eğer Kayıtlı üye değilseniz en alttaki İSİMSİZ seçeneğini seçerekte yorum yapabilirsiniz.